Kahramanmaraş’ta Ramazan ayının gelmesiyle birlikte şehir merkezindeki camilerde gözle görülür bir yoğunluk başladı. Mübarek ayın getirdiği manevi iklim, vatandaşları camilere yönlendirirken teravih namazları ve diğer ibadetler büyük coşkuyla eda ediliyor. Ancak metropol ilçe Onikişubat başta olmak üzere, kırsal kesimlerde yaşayan vatandaşlar, din görevlisi eksikliği nedeniyle ibadetlerini tam olarak yerine getirmekte güçlük çekiyor. Özellikle Süleymanlı ve Kozcağız mahallelerinde, imam yokluğu nedeniyle teravih namazı cemaatle kılınamıyor. Bu durum, Ramazan ayı boyunca kırsaldaki birçok ailenin büyük bir manevi kaygı yaşamasına neden olurken, vatandaşlar da hem mağduriyetlerini dile getiriyor hem de soruna çözüm bulunmasını bekliyor.
Ramazan ayı, birlik ve beraberliğin daha da önem kazandığı, yardımlaşma ve dayanışma ruhunun toplum genelinde ön plana çıktığı bir dönem olarak biliniyor. Şehir merkezindeki büyük camilerde, Diyanet İşleri Başkanlığına bağlı din görevlilerinin rehberliğinde hatimle teravih namazları, mukabeleler ve çeşitli vaaz programları düzenlenirken, kırsal kesimlerdeki bazı mahallelerde ise yalnızca yatsı namazına gelerek camiyi açabilen, fahri veya gönüllü görevliler bulunuyor. Ne var ki bu gönüllü kişilerin sürekli camiyi açık tutacak, vakit namazlarını düzenli kıldıracak veya teravih namazını yönetebilecek yetki ve donanıma sahip olmaması sebebiyle, ibadet hayatında aksaklıklar yaşanıyor.
Süleymanlı ve Kozcağız mahallerinde yaşayan vatandaşlar, özellikle teravih namazı için çevredeki diğer mahalle camilerine gitmek zorunda kaldıklarını ifade ediyorlar. Kimi vatandaşlar soğuk havalarda uzak mesafe yürümek durumunda kaldıklarını, bazılarının ise ulaşım imkânlarının kısıtlı olması nedeniyle araç bulmakta zorlandıklarını belirtiyor. Bu mağduriyetin Ramazan ayının başından bu yana sürdüğünü dile getiren mahalle sakinleri, yetkililere defalarca bu sorunu ilettiklerini ancak henüz bir dönüş alamadıklarını vurguluyor. Özellikle kırsalın sert ikliminin yaşandığı günlerde, iftardan sonra yola çıkıp uzak mahallelere gitmek, yaşlı ve hasta vatandaşlar için büyük bir zorluk olarak gündeme geliyor.
Bölgenin sevilen iş adamlarından Ali Cesur Kaçmaz; “ Bu kadim coğrafyamız bu coğrafyada yaşayan vatandaşlarımız bu durumdan bir hayli muzdarip. Vatandaşlarımız bir cenazesi olduğunda namazını kıldıracak bir imam, köyde evlenecek biri olduğunda nikahını kıydıracak bir imam eksikliği vatandaşları zor durumda bırakıyor. Cuma ve teravih namazlarında vatandaşlar kendi arasında toplanıp kıldırmaya çalışıyor ancak yeterli bilgi ve donanıma sahip olmayışı cemaati vebale sokmaktadır. Konun takipçisi olacağım ve Müfülükten konu hakkında açıklama bekliyoruz. Bütün islam ansiklopedilerinde kırsalda imamın öneminden bahsedilmektedir.” dedi
Süleymanlı Mahallesi sakinlerinden Mehmet A. (55), “Ramazan mübarek bir ay, hepimiz bu ayda orucumuzu tutuyor, ibadetimize daha çok önem veriyoruz. Teravih namazımızı mahallemizde kılmak isterdik ancak imamımız olmadığı için cemaatle namaz kılmamız mümkün olmuyor. Yaşlı annemle birlikte yatsıdan sonra yakındaki başka bir mahallenin camisine yetişmeye çalışıyoruz. Havalar hâlâ serin, yollar zorlu. Hem zahmetli hem masraflı oluyor, üstelik annem rahatsız olduğu için her gün bu zorluğu çekmesi kolay değil,” diye konuştu.
Kozcağız Mahallesi’nden Ayşe T. (42) ise komşularıyla birlikte konuyu defalarca ilçe müftülüğüne taşıdıklarını, ancak Ramazan öncesinde bile herhangi bir çözüm bulunamadığını aktarıyor. Ayşe T., “Burada çoğunluk yaşlı insanlardan oluşuyor. Gençlerimiz iş için şehre gidiyor. Köyde kalanların büyük bir kısmı, ya teravih namazına düzenli katılmak isteyen yaşlılar ya da küçük çocukları olan kadınlar. Çocuklarımızı bırakıp komşu mahalleye gidemiyoruz. Yetkililer, Camiler ve Din Görevlileri Haftası’nda hep kırsalın öneminden bahsediyor. Ancak elimizde din görevlisi yokluğundan kaynaklı bir sorun var ve çözüm adına somut adımlar atıldığını göremiyoruz,” sözleriyle içinde bulundukları durumu dile getiriyor.
Kahramanmaraş İl Müftülüğünden konu ile ilgili açıklama ve önlem bekleniyor.
Haber: Mustafa Kerem AÇIKGÖZ
Röportaj: Mehmet Emin VAKKASOĞLU